Dünya Sağlık Örgütü (WHO) obeziteyi ‘’Sağlık için risk oluşturacak miktarda, fazla veya
anormal yağ birikimi” olarak tanımlıyor. Fazla kilo ve obezite hastalığı; metabolik,
kardiyovasküler, ortopedik, psikiyatrik birçok rahatsızlığa yol açabiliyor. Hareketsiz bir yaşam
tarzı ve vücudun ihtiyacından fazla kalori almak obezite hastalığının ana nedenleri arasında
yer alıyor. Kullanılan ilaçlar ve çeşitli hastalıklar da obeziteye yol açabiliyor. Memorial
Ataşehir Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümünden Doç. Dr. Eylem
Çağıltay, “20 Mayıs Avrupa Obezite Günü”nde, obezite ile mücadele hakkında önemli bilgi
verdi.
Rakamlar giderek ürkütücü hale geliyor
Mart 2023 tarihinde yayınlanan Dünya Obezite Atlası’nda 2035 yılında 4 milyara yakın
insanın kilo fazlalığı ve obeziteden etkileneceği öngörülmüştür. İzole olarak obezite
penceresinden bakıldığında ise aynı periyotta bu oranın %14’ten %24’e çıkacağı, 2035
yılında yaklaşık 2 milyar yetişkin, çocuk ve adolesanın etkileneceği değerlendirilmektedir.
Obezite rakamlarındaki en hızlı yükselme çocuklar ve adolesanlarda yani gelişme çağındaki
bireylerde görülmekte; 2020’den 2025’e gelindiğinde erkek çocuklarda %10’dan %20’ye
yükseleceği, 2020’den 2025’e gelindiğinde kız çocuklarda %8’den %18’e yükseleceği
hesaplanmaktadır. Bu tablolar eşliğinde obezitenin nedenlerini ve etkilerini tanımak, buna
göre önlem almak önemlidir.
Birçok faktör obezite gelişimine yol açıyor
Obezitenin nedeni çoğunlukla hareketsiz (sedanter) yaşam tarzı ve artmış kalori alımıdır.
Bununla birlikte, obezitenin hormonal nedenleri de araştırılmalıdır. Kilo alımı yaşı, kilo alımı
ile ilişkilendirilen olaylar, geçmişteki kilo verme çabaları, beslenme alışkanlıklarındaki
değişiklikler, geçmişte ve günümüzde kullanılan ilaçlar, bedensel aktivite (egzersiz) durumu
ve sigara bırakma öyküsü değerlendirilmelidir. Obezite tanım ve derecelendirmesi beden kitle
indeksi (BKİ)’ne dayanarak “BKİ= Ağırlık (kg)/Boy (m2 )” formülü ile değerlendirilir. Beden
kitle indeksine göre obezite dereceleri aşağıdaki gibidir:
Yetişkinlerde Gruplar (Beden Kitle İndeksi -BKİ, kg/m2)
Zayıf <18,50
Normal 18,5 – 24,99
Fazla kilolu 25,00 − 29,99
Obeziteli ≥30,00
Hafif obeziteli 30,00 − 34,99
Orta derecede obeziteli 35,00 − 39,99
Morbid obeziteli 40,00 – 49,99
Süper obeziteli ≥50,00
Obezite beraberinde birçok sağlık sorununu da getiriyor
Sağlığı olumsuz etkileyen kompleks ve multifaktöriyel bir hastalık olarak kabul edilen obezite,
günümüzde önlenebilir ölümlerin sigaradan sonra gelen ikinci en önemli nedenidir. Obezite
pek çok sağlık sorununa zemin hazırlamaktadır. Bunlar başlıca şöyle sıralanabilir
1. Tip 2 diyabet ve prediyabet
2. Kalp-damar hastalıkları
3. Hipertansiyon
4. Hiperlipidemi
5. Beyin damar hastalıkları
6. Çeşitli kanserler
7. Obstrüktif uyku-apne sendromu
8. Karaciğer yağlanması
9. Gastroözofageyal reflü
10. Safra yolları hastalığı
11. Polikistik over sendromu
12. İnfertilite yani kısırlık
13. Osteoartroz ( Eklem aşınması)
14. Depresyon
Kilo almanın önemli nedenlerinden biri kullanılan ilaçlar
Kadınlarda, erkeklerle kıyaslandığında daha yüksek oranda vücut yağ yüzdesi vardır.
Yetişkin hayatta erkeklerle kıyaslandığında kadınlar daha çok yağdan kilo almaya
meyillidirler. İnsülin grubu, sulfonilüre grubu, glitazon grubu, glukokortikoid grubu ve
antipsikotik gruptaki ilaçların kullanımı kilo almaya neden olabilir. Fizik muayenede guatr
olması hipotiroidiyi düşündürür. Proksimal kas güçsüzlüğü, aydede yüzü ve/veya ciltte
menekşe renkli çatlaklar Cushing Sendromu’nu düşündürür. Kadında akne veya tüylenme
artışında polikisitik over sendromu ( PKOS) açısından değerlendirme yapılmalıdır. Hastanın
öyküsünden, fizik muayenesinden ve başlangıç kan testlerinden yola çıkarak ileri
değerlendirme yapmak da gerekebilir. Hipotalamik obezite, büyüme hormonu eksikliği ve
hipogonadizm gibi durumlarda hipotalamus-hipofiz aksı da değerlendirilmelidir.
Obezite önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır
Obezite öncelikle önlenebilir, daha sonrasında da tedavi edilebilir bir toplum sağlığı
problemidir. Erken çocukluk döneminde ve yetişkinliğe geçiş dönemindeki çocuklarda obezite
sıklığının artması bu hastalıkla toplum olarak mücadele edilmesi gerekliliğini net bir şeklide
ortaya koymaktadır. Kim tarafından tanımlanırsa tanımlansın; global bir epidemi olarak kabul
edilmektedir. Obezite hastalığı için tarama yüksek riskli hastaların tespit edilmesini sağlar.
Yüksek riskli hasta grubu böylelikle sağlık riskleri, yaşam tarzı değişiklikleri, obezite tedavi
seçenekleri ve sağlık risklerinin azaltılması konusunda profesyonel destek alabilir. Kilo
fazlası veya obeziteli olan bireyler muayene edilmeli ve laboratuvar testleri istenmelidir. Bu
kombine değerlendirme; obezitenin tipini ve ciddiyetini, oluşturduğu sağlık risklerini ve tedavi
seçenekleri konusundaki yol planını belirlemede yardımcı olur. Obeziteli bireyin tedavisinde
damgalayıcı (stigmatizma) diyalogları kullanmamak gerekmektedir. Kural koyucular, gönüllü
kuruluşlar, eğitim unsurları, sağlık otoriteleri yani toplumun tüm unsurları bu gittikçe artan
sağlık problemi için güçlerini birleştirerek ellerinden geleni yapmalıdır.